Yeni HAGB Düzenlemesi
HAGB olarak kısaltılan hükmün açıklanmasının geri bırakılması düzenlemesinin yer aldığı CMK madde 231’de önemli yasal değişiklikler yapılmıştır. Buna ilişkin yasal değişikliklerin detayına girmeden önce bu kanuni düzenlemenin neden yapıldığına değinmek yerinde olacaktır. HAGB’nin yer aldığı Ceza Muhakemesi Kanunu’nın 231. maddesi Anayasa Mahkemesi 01.06.2023 tarih ve 2022/120 başvuru numaralı kararı ile iptali edilmiş olup Anayasa Mahkemesi’nin başlıca iptal gerekçeleri şunlardır:
1. Anayasa Mahkemesi’nin kararındaki önemli gerekçelerden birisi sanığa HAGB’ye ilişkin rızasının sorulmasının neden olduğu hukuka aykırılıktır. Mahkeme, “feragat iradesinin açık olması, sonuçlarının kişi yönünden öngörülebilir olması ve adil yargılanma hakkına ilişkin asgari güvenceye tabi bulunması” gerektiğinin altını çizmiştir. Buna göre, henüz deliller ortaya konup tartışılmadan ve ihtimaller yeterince öngörülebilir olmadan sanığa bu sorunun davanın hemen başında sorulması, sanığın mahkumiyet endişesi altında iradesi de etkileyerek sağlıklı karar verememesine neden olacaktır. Bu da sanığın hükmün denetlenmesini talep etme hakkını ve mahkemeye erişim hakkını sınırlanmış olacaktır.
2. İptal gerekçesine konu olan ikinci husus HAGB’nin uygulanmasının istinaf kanunun yolunun önünü kapatması ve öte yandan HAGB’nin itiraz yoluyla denetiminin uygulamada pek fazla yapılmıyor oluşudur. Gerçekten HAGB kararına yapılan itirazların %99’u adeta okunmadan reddediliyor ve dolayısıyla HAGB’ye yönelik itirazların denetimi uygulamada pek yapılmıyordu. Sanık, HAGB’nin uygulanmasını kabul edince de bir nevi hükmü istinaf etme imkanından vazgeçmiş olduğundan netice itibariyle HAGB’nin yasal denetimi pek fazla bir işlerliği olmayan itiraz mekanizmasıyla sınırlı kalıyordu. Bu nedenle Anayasa Mahkemesi, denetimi sadece işlevselliği bulunmayan itiraz mekanizması ile sınırlı olan mevcut HAGB düzenlemesini iptal etmiştir.
3. Bir başka iptal gerekçesi ise mahkeme, yargılamanın başında sanığa bu sorunun sorulmasının hak ihlallerine yol açabileceğine kanaat getirmiştir. İlgili maddede, “mahkumiyet kararı verildikten sonra” HAGB’yi kabul edip etmediğinin sorulacağına ilişkin bir güvence bulunmamaktadır. Bu sebeple maddenin anayasal geçerlilik koşullarını sağlamadığına karar vermiştir.
4. Mahkeme, ayrıca Anayasa’nın 17. maddesine de dikkat çekerek, kamu görevlilerinin işkence, eziyet, kötü muamele içeren eylemleri nedeniyle açılan ceza davalarında hakimlerin HAGB kararı vererek bu suçların cezasızlıkla sonuçlanma tehlikesi içerdiğine dikkat çekmiştir. Bu doğrultuda faillere, fiilleriyle orantılı ceza verilmemesi olasılığı vurgulanarak bu durumun mağdurların mağduriyetinin giderilmesinin önünde engel oluşacağından bahisle ilgili hükmün Anayasa’ya aykırı olduğu sonucuna varmıştır.
HAGB’ye İlişkin Yasal Değişiklikler
Anayasa Mahkemesi’nin bu gerekçeler doğrultusunda verdiği iptal kararında aryıca yeni yasal düzenleme yapması için yasama organı olan TBMM’ye süre vermişti. Mahkemenin bu kararı sonuncunda, kamuoyunda “8. Yargı Paketi” olarak da bilinen 7499 sayılı “Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” meclisten geçmiş ve 02.03.2024 tarihinde yürürlüğe girmiştir. HAGB konusunda getirilen değişiklikler genel itibariyle şunlardır:
1- HAGB kararına karşı istinaf yoluna başvuru imkanı gelmiştir
Önceki HAGB düzenlemesi uyarınca, HAGB kararını kabul eden sanığın istinaf kanun yoluna başvuru hakkı elinden alınıyordu ve bu durum uygulamada çeşitli mağduriyetlere yol açıyordu. HAGB kararına karşı istinaf yoluna gidilemiyor ve sadece itiraz yapılabiliyordu ancak itiraz mekanizması da çalışmadığı için HAGB kararları büyük ölçüde denetimsiz kalıyordu. Yeni yasal düzenlemeler ile HAGB kararına karşı kanun yoluna başvurmanın önünü açmıştır. Böylece 01.06.2024 tarihinden itibaren verilen HAGB kararları için istinaf ve temyiz kanun yollarına başvurmak mümkün hale gelmiştir. Kararın sanığa tebliğinden itibaren 2 hafta içinde sanık veya avukatı ceza hukukunda istinaf başvurusu yapabilecektir. Eğer ilk derece mahkemesi sıfatıyla Bölge Adliye Mahkemesi veya Yargıtay HAGB kararı vermiş ise ceza hukukunda temyiz başvurusu kanun yoluna gidilebilecektir.
2- HAGB kararı için sanığın kabulü şartı kalkmıştır
Yeni yasal düzenleme uyarınca artık sanık hakkında HAGB kararı mahkeme tarafından sanığa sorulmaksızın resen verilebilecektir. Eski düzenlemede sanığın HAGB kararını talep etmesi veya mahkemenin teklifini kabul etmesi gerekmekteydi. Mevcut durumda, mahkeme, gerekli şartların oluştuğuna kanaat getirirse HAGB kararını resen verebilmektedir. İlgili karar için sanığın kabulü şartı maddeden kaldırılmıştır. Bu düzenleme de yine 01.06.2024 tarihinden itibaren verilen kararlar için geçerlidir.
3- Müsadereye ilişkin kararların infazı netleşmiştir
Yeni kanunla, m. 231/5’e “müsadereye ilişkin hükümler hariç” ibaresi eklenmiştir. Eski kanunda bu ibarenin eksikliği uygulamada sorunlara yol açmaktaydı. Artık, 01.06.2024 tarihinden itibaren verilen HAGB’nin müsadereye ilişkin kararların infazını etkilemeyeceği açıkça ifade edilerek bu hususta belirsizlik giderilmiştir. Bununla birlikte bu yeni yasal düzenleme başka yeni tartışmalara da yol açmıştır. Bilindiği üzere müsadere, işlenen suçla ilgili bazı eşyaların mülkiyetinin devlete aktarılmasıdır. Ancak eğer sanık hakkında verilen HAGB doğrultusunda düşme kararı verilirse, bu karar hükmü tüm sonuçlarıyla birlikte ortadan kaldıracaktır. Müsadereye ilişkin hükümlerin saklı tutulması bu sebeple hak kayıplarına yol açabilecektir.
4- Açıklanan veya yeni kurulan hükme itiraz yolu açılmıştır
Son değişiklik ise HAGB’ye itiraza ilişkindir. Hakkında HAGB kararı verilen sanık, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlemişse veya ilgili tedbire ilişkin yükümlülüklerini ihlal ettiyse mahkeme tarafından hüküm açıklanacaktır. Ancak mahkeme aynı zamanda sanığın durumunu değerlendirerek yeni bir mahkumiyet hükmü de kurabilmektedir. CMK m. 231/11 uyarınca ve buradaki koşullara bağlı olarak sınırlı bir değerlendirmeye tabi olunmak üzere, açıklanan veya yeni kurulan hükme itiraz edilmesi mümkün hale getirilmiştir.