Alkollü Araç Kullanma
Alkollü araç kullanma, sürüş yeteneğini etkilediğinden ve trafik kazalarına neden olduğundan bazı cezai düzenlemeler getirilmiştir. Karayolları Trafik Kanunu’nda ve Türk Ceza Kanunu’nda bu anlamda hükümlere yer verilmiştir. Yasal düzenlemeye göre belirli limitlere kadar alkollü araba kullanmak herhangi bir yaptırıma bağlanmamıştır. Ancak belirli bir seviyenin üzerinde alkollü iken araç kullanma durumunda sadece idari para cezası ile sürücü belgesine el konulması yaptırımı getirilmiştir. Fakat alkol seviyesinin belirli bir promili geçmesi durumunda ise TCK 179’da düzenlenmiş trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ceza davası açılmaktadır.
Trafik Güvenliğini Tehlikeye Sokma Suçu
TCK 179’da yazılı trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu ulaşım araçlarının kişilerin sağlığını veya mal varlığını tehlikeye atacak şekilde sevk/idare edilmesidir. Ulaşım aracından kasıt sadece karayolu araçları değil tüm kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarıdır. Adli Tıp Kurumu’nun (ATK) yerleşmiş kararlarına ve Yargıtay uygulamasına göre 100 (1.00) promil, alkolün güvenli sürüşü olumsuz etkilemesinde bir eşik noktasıdır. Bu itibarla 100 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullanmak TCK 179’daki suçu oluşturur. Br başka deyişle trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçunun işlenmesi manasına gelir.
Alkol Testleri ve Promil Sınırı
Sürücülerin sadece alkol değil aynı zamanda uyuşturucu etkisi altında araç kullanması da yasaktır. Uyuşturucu aldıktan sonra araç kullanan sürücülere Karayolları Trafik Kanunu uyarınca para cezası verilecektir. Ayrıca sürücünün, sürücü belgesi alınacaktır. Uyuşturucu bakımından bir sınır veya limit belirlenmediğinden uyuşturucu etkisi altında araç kullananlara ayrıca trafik güvenliğini tehlikeye atmaktan kamu davası açılacaktır. Alkol bakımından ise yukarıda belirtildiği gibi kanunda belirli bir promil sınırı konulmuştur. Sınır, hususi otomobil sürücüleri için 50 (0.50) promildir. Diğer araç (ticari araç vb) sürücüleri içinse alkol sınırı 20 (0.20) promildir. Kanında bu miktarın üzerinde alkol bulunan sürücülerin araç kullanmaları yasaktır. 100 (1.00) promili geçmeyecek şekilde aşılması halinde sürücüye idari para cezası verilecektir. Buna ek olatak kişinin sürücü belgesi alınacaktır. Ancak ister hususi ister ticari araç sürücüsü olsun, 100 (1.00) promil geçilirse hukuki durum değişmektedir. Alınan alkol 100 promili geçtiğinde para cezası ve sürücü belgesinin alınması dışında, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan ceza davası açılacaktır.
Alkollü veya Uyuşturucu Etkisinde Araba Kullanma
Alkolün vücuda etkisi yaşa, cinsiyete, kiloya göre değişebildiğinden herkes için geçerli bir ölçü verilemez. Ancak ortalama olarak 4 kadeh düşük alkollü (bira veya 4 şarap) promil sınırını aşmaktadır. Veya 3 kadeh yüksek alkollü içkinin (rakı, viski, vb) 100 promil sınırını aştığı kabul edilmektedir. ATK‘ya göre vücuttaki alkol seviyesi her geçen saat %15 seviyesinde azalmaktadır. Dolayısıyla yapılan alkol testinin zamanlanması suçun tespitinde önem arz etmektedir. Uyuşturucu etkisinde suç işleme konusunda daha detaylı bilgi için uyuşturucu suçları olarak kullanma ve bulundurma başlıklı yazımız okunabilir. Ayrıca bu konuyla ilgili olarak alkol ve uyuşturucu etkisinde suç işlemek başlıklı makalemiz incelenebilir.
Alkollü Araç Kullanma Cezası
Kandaki alkolün miktarına göre alkollü araç kullanma cezası idari para cezası veya hapis cezası olabilmektedir. Alkollü araç kullanarak trafik güvenliğini tehlikeye düşürme suçunun cezası 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Buna göre 100 promil üzerinde alkollüyken araç kullanan sürücüye verilecek ceza maksimum 2 yıl hapistir. Hakim ceza miktarını tayin ederken kastın yoğunluğunu dikkate alacak ve promil seviyesine dikkat edecektir. Yargıtay 2015 yılında verdiği bir karada 307 promil alkollü çıkan sürücüde kastın yoğunluğunun dikkate almıştır. Ve ceza tayininde alt sınırdan uzaklaşılmasını uygun bulmuştur. Eğer sürücünün araç kullanırken kanındaki alkolün 100 promilin altında olduğu ispatlanırsa, suç oluşmayacaktır. Bunun sonucu olarak açılan davada beraat kararı verilecektir. Nitekim Yargıtay 2011 yılında verdiği bir kararda 57 promil alkollü iken araç kullanıp kaza yapan sürücüye, kazanın alkolün etkisiyle oluştuğuna dair somut delilin bulunmaması sebebiyle beraat kararı verilmesi gerektiğine hükmetmiştir.
Alkollü Araç Kullanırken Yaralanmaya ve Ölüme Sebep Olma
Alkollü araç kullanırken yapılan kaza neticesinde yaralanmaya ve ölüme neden olunur durum değişir. Bu halde taksirle yaralama veya öldürme değil bilinçli taksirle yaralama veya öldürme suçu oluşacaktır. Zira Yargıtay uygulamasına göre alkollü olarak araç kullanmak bilinçli olarak sürüş yeteneğini kaybetmektir. Bu bakımdan alkollü araç kullanırken işlenen ancak istenmeyen bir yaralanmaya veya ölüme sebep olma halinde bilinçli taksirle hareket edildiği sonucuna varılmaktadır. Yukarıda açıklandığı gibi alkollü olarak araç kullanmak başlı başına trafik güvenliğini tehlikeye atma suçu oluşturmaktadır. Ancak alkollü araç kullanırken yaralanmaya veya ölüme sebep olunmuşsa bu durumda iki suç işlenmiş olacaktır. Ancak fail hem trafik güvenliğini tehlikeye atma hem de taksirle öldürme veya yaralama suçundan cezalandırılmayacaktır. Zira fikri içtima gereği tek eylem birden fazla suç oluşturuyorsa yüksek cezayı gerektiren suçtan cezalandırılacaktır.
Alkollü Kaza Yapma
Nitekim Yargıtay da alkollü olarak araç kullanırken ölümlü bir kazaya neden olan sanığın trafik güvenliğini tehlikeye atma suçundan değil sadece taksirle ölüme sebep olma suçundan cezalandırılması gerektiğine karar vermiştir. Yargıtay’ın ilgili kararı özet olarak şu şekildedir: “…sanık fail sanığın güvenli sürüş yeteneğini kaybettiği, dolayısıyla bilinçli taksirin koşullarının gerçekleştiği ve taksirli öldürme suçu ile trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarının oluştuğu ancak, bir fiil ile birden fazla suçun oluşmasına neden olan sanık hakkında taksirle öldürme suçundan cezalandırılması ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm kurulmasına yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan beraatine karar verilmesi hukuka aykırıdır.” Bu itibarla taksirle yaralama suçu veya taksirle öldürme suçu ile birlikte alkollü araç kullanma durumu söz konusu olabilir. Dolayısıyla bu suçlarla birlikte trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu birlikte işlenebilir. Bu durumda fikri içtima gereği cezası yüksek olan suçun cezası uygulanıp diğer suçlardan ceza verilmemelidir.
Yeni cikan afla ehliyet imizi alabilecek miyiz
“Af” sözü ile muhtemelen OHAL döneminde çıkan KHK’den bahsediyorsunuz ancak söz konusu KHK’nin el konulan bir sürücü belgesine bir etkisi yoktur.
Merhaba. Yaklaşık 1 ay sonra trafiği tehlikeye sokmaya yönelik kamu davası açıldı. 1.38 promil yasaya göre 2 yıl hapis cezası deniliyor. Mahkeme sonucunda denetimlik olabilir mi?
Evet söz konusu suça verilebilecek cezanın üst sınırı 2 yıl hapis cezasıdır ancak infaz konusunda net bir yorum yapabilmek için adli sicil durumunuz ile dosyanın ayrıntılarını bilmemiz gerekiyor.
Merhaba,hakkımda 1.07 promilli araç kullanmaktan kamu davası açıldı.dava 18 ocak tarihinde saat 10 da ben de o tarihte saat 7 de yurtdışından dönüyor olucağım uçağın durumuna göre .davaya yetişememe ihtimalim var.bu bir sorun teşkil eder mi? Herhangi bir yaptırı mı olur mu?
Teşekkürler.
Ceza davasının duruşmasına mazeretsiz gitmezseniz ve sizi bir avukat da temsil etmiyorsa hakkınızda yakalama kararı çıkartılma ihtimali var.
Bir arkadaşım 147 promil alkollü araç kullanırken trafik cezası yedi ve dava açıldı dava sonucu sizce ne olur arkadaşım çok korkuyor da
Merhabalar Avukat Bey, iki defa alkolle araç sürmeden yakalanan bir arkadaşım var kendisi ilkinde seyir halinde değildir. İkincisinde alkolmetre de kullandığından fazla promil çıkmıştır. Ehliyetine el konuldu. Para cezasını ödedi. Hapis cezası yaptırımı olabilir mi?
Promil seviyesi 100’ün üzerinde çıktıysa kamu davası açılacacaktır.