Boşanma Sözleşmesi
Boşanma sözleşmesi anlaşmalı boşanma davasında eşlerin boşanmanın sonuçlarına ilişkin belirli konularda yaptığı yazılı anlaşmadır. Ayrıca boşanma protokolü de denilen bu anlaşmalara konu olabilecek hükümler limitlidir. Eşler sadece velayet, çocuklarla kişisel iletişim, nafaka, tazminat ve diğer finansal konularda boşanma sözleşmesi yapabilmektedir. Evlilik sözleşmesinin kapsamı dar olduğundan bu sayılanlar dışında nadir de olsa soyadı kullanımı gibi bazı istisnai konularda da sözleşmeye hükümler konulabilmektedir. Bu tür sözleşmelerin en temel özelliği geçerli olabilmeleri için hakim onayının şart olmasıdır. Dolayısıyla boşanma sözleşmeleri yalnızca hakim tarafından onaylanarak boşanma kararına konu olduğu takdirde uygulanabilir hale gelmektedir. Bu itibarla hakimin onayından geçmemiş ve boşanma kararına yansımamış bir boşanma protokolünün icra edilme şansı yoktur. Ayrıca boşanma sözleşmelerindeki kamu politikasıyla bağlantılı konulara ilişkin sözleşme maddeleri hakimi bağlamaz. Özellikle velayet, kişisel iletişim ve nafaka miktarı gibi konularda hakim sözleşme maddelerini uygun bulmayabilir ve onaylamayabilir. Bu durumda tarafların sözleşmeyi gözden geçirip yeniden düzenlemesi gerekecektir.
Boşanma Sözleşmesinde Nelere Dikkat Edilmeli?
Boşanma sözleşmeleri son derece hassas ve kritik hukuki metinlerdir. Zira bu sözleşmeler hakim onayından geçip mahkeme kararına yansıdığında artık taraflar için bağlayıcı olurlar ve sözleşme hükümlerinin sonradan değiştirilmesi mümkün olmayacağı gibi sözleşmeye bağlı olarak kurulan velayet ve nafaka gibi hakların sonradan değiştirilmesi de ancak yeni bir mahkeme kararıyla mümkün olabilir ve bu da çok zor bir yoldur. Bu bakımlardan tarafların sözleşmeye yapmadan önce mutlaka uzman bir boşanma avukatından destek alması ve sözleşmeyi bir avukata yazdırmasını tavsiye ederiz.
İkincisi boşanma sözleşmesinin sıradan bir sözleşme olmadığı, hukuka ve usule uygun şekilde hazırlanmasının kanunen zorunlu olduğu gözden kaçırılmamalıdır. Nitekim evlilik sözleşmesinin kanuna uygun olmaması durumunda hakim sözleşmeyi kabul etmeyebilir ve bu da boşanma sürecinin uzmasına neden olabilir. Bu nedenden dolayı da sözleşmenin uzman bir avukat tarafından hazırlanması veya bu konuda tecrübieli bir avukattan hukuki danışmanlık desteği alındıktan sonra sözleşme yapılması uygun olacaktır.
Üçüncüsü eşler boşanmanın neden olduğu stres nedeniyle soğukkanlılıktan ve makuliyetten uzaklaşmadan sözleşme maddelerini çok iyi tarttıktan sonra imza atmalıdır. Boşanma stresiyle ve bir an önce boşanma telaşı içinde her maddeye “tamam” diyen eşlerin sonradan pişman olma olasılığı yüksektir. Örneğin sırf boşanma bir an önce olsun bitsin diye fazla düşünmeden yüksek bir nafaka miktarına evet diyen bir eş ödediği yüksek nafakalar nedeniyle yeni bir evlilik yapıp yuva kurmakta zorlanabilmektedir. Nitekim ikinci evliliğini yapan bazı erkeklerin önceki eşlerine ödediği yüksek nafakalar yeni eşlerini rahatsız edebilmekte ve ikinci evliliğin de huzurunu kaçırabilmektedir.